ASTEROİT KUŞAĞI
ASTEROİT KUŞAĞI
Güneş Sistemimizde Mars ve Jüpiter arasında, Güneş'in etrafında dolanan, asteroitlerin en fazla olduğu yer. Yaklaşık 600.000 civarında asteroit bu alandadır.
Asteroit kuşağında küçük bir taştan tutun, irili ufaklı, kaya kadar bazende bir ülke büyüklüğünde asteroit ve cüce gezegen vardır. Güneş Sistemimiz'in oluşumundan kalan toz ve asteroitler buradadır. Asteroit kuşağında araştırma yapmak Güneş Sistemimiz'in oluşumunun nasıl olduğu bizlere anlatır.
Asteroit Kuşağının keşfi 1801 yılında Ceres'in keşfi ile başlamıştır. Asteroit kuşağındaki en büyük cisim Ceres cüce gezegenidir. Ceres bu kuşağın %32 oranındaki kütlesine sahiptir. 2. en büyük cisim ise Vesta'dır. Vesta'nın kütlesi Asteriot kuşağının %9'u kadardır. Bütün Asteroit Kuşağındaki cisimlerin toplam kütlesi ise Ay'ın kütlesi ile neredeyse aynıdır.
Kuşaktaki asteroitlerin geneli Karbon (C tipi), Silikat (S tipi) ve Metal (M tipi)'den oluşmaktadır.
Kuşakta çapı 100 km'nin üstünde 200'den fazla asteroit olduğu hesaplanmıştır. Çapı 100 km ve altında ise 1,7 Milyon asteroit bulunmaktadır. Çok küçük olan bu asteroitler sürekli çarpıp dahada ufalandıkları gibi tekrar birleşerek büyüdükleri için çoğu asteroit bu nüfusta sayılmaz. Çap bakımından büyüklüğü tamamlanmış 600.000 civarı asteroit vardır denmesi bu yüzdendir. 1,7 milyon civarındaki nesne gözünüzü korkutmasın. Filmlerdeki gibi birbirlerine çok yakın değildirler. Güneş etrafındaki yörüngelerine neredeyse eşit bir şekilde dağıtılmıştır. Bu yüzden çok seyrektirler.
VESTA |
Asteroit kuşağı aslında o kadar incedir ki Jüpiter ve diğer dış gezegenlere gönderilen araçlar rahatlıkla hiçbir asteroite çarpmadan buradan geçmiştir. Çok tehlikeli gibi durmasa da aslında çok büyük asteroitler birbirleriyle çarpışınca milyonlarca ufak parça etrafta hızla ilerler. Kuşakta sürekli asteroitler birbirleri ile çarpışarak bölündükleri gibi birbirleri ile tekrar birleşmektedirler. Bu birleşmeler sonucunda aslında büyük bir Merkür görünümünde bir gezegen oluşabilir ancak Jüpiter'in bu kuşağa çok yakın olması nedeniyle yeni bir gezegen oluşması neredeyse imkansızdır. Jüpiter'e yakın olan asteroitlerin yörüngesi sürekli bu alanda değişmekte ve hız değiştirmektedir. Haliyle düzenli bir yörüngeye giremeyen asteroitler birbirleriyle birleşemedikleri için yeni bir gezegen burada oluşamaz. Jüpiter, uydularının yarısını bu kuşaktan kendine çekerek elde etmiştir. Aynı Mars'ın iki uydusu gibi. Eğer Dünya'da bu kuşağa yakın olsaydı şu anda 5-6 veya daha fazla uydusu olabilirdi. Bu güzel gibi dursa da üstüne büyük bir meteor çekerek felakete de neden olabilirdi.
DAWN uzay aracı |
Bu kuşağın içinden geçen ilk araç 1972'de Pioneer 10 olmuştur. Pioneer 10 hiçbir asteroite çarpmadan geçmiştir. Pioneer 11 ise bir asteroitin fotoğrafını çekmesi üzerine bu kuşaktan geçse de yakınında hiç asteroit görüntülenmemiştir. İlk yakından fotoğrafı Galileo 1991'de çekmiştir. 1997 yılında Near Shoemaker adındaki uzay aracı bu asteroitlerden birinin üstüne iniş yapmıştır. 2000 yılında Cassini buradan geçerek bilgi toplamıştır. Aynı yıl Stardust uzay aracı bir asteroit üzerinden örnek alarak dünyaya geri gelmiştir. 2002 yılında New Horizons'da burayı ziyaret etmiştir. 2005 yılında Hayabusa'da buradaki bir asteroitten örnek alarak dünyaya geri dönmüştür. 2006 yılında Rosetta'da buradan bilgi toplamıştır. 2010 yılında Dawn uzay aracı burada araştırma yapmış 2015 yılında Ceres'in yörüngesine girmiştir. Şimdiye kadar en fazla fotoğrafı ve bilgiyi Dawn (Şafak) uzay aracı yapmıştır. 2015 yılında Juno uzay aracıda buradan geçmiş fakat bir bilgi toplamamıştır.
Bazı Asteroitlerin Fotoğrafları:
Okuduğunuz için teşekkürler.
TUBM 2018
Yorumlar
Yorum Gönder